Marksçı Düşüncenin Canlılığı Üzerine: Elmar Altvater 1938-2018

Marksçı Düşüncenin Canlılığı Üzerine: Elmar Altvater 1938-2018*

Viyana– Büyük düşünür Karl Marx çok kısa bir zaman önce 200. doğum günü vesilesiyle tüm dünyada anıldı. Bununla birlikte teori inşasının ve somut analizin sürekliliği kuşaklardır eleştirel bilim insanları tarafından sağlanıyor. Elmar Altvater, Marksist düşüncenin modernizasyonunun Almanca konuşulan dünyadaki en önde gelen temsilcilerinden biriydi. Birkaç yıl önce çıkan iki kısa giriş kitabı Marx neu entdecken (Marx’ı Yeniden Keşfetmek) ve Engels neu entdecken (Engels’i Yeniden Keşfetmek)- politik ekonominin eleştirisi üzerine ömür boyu süren meşguliyetinin birer ifadesidir. 2016 sonunda Viyana Üniversitesi’ne bir dizi ders vermesi için davet edilmişti ve buradaki politik gelişmelerle oldukça ilgiliydi.

 

Kariyeri

1938’de Ruhr bölgesinin doğusundaki Kamen’da doğup büyüyen Altvater, Münih’te sosyoloji ve ekonomi okudu. Erlangen Üniversitesi’nde asistan olarak bulunduktan birkaç yıl sonra 1971’de Berlin Özgür Üniversitesi’ne (Freie Universität Berlin) politik ekonomi profesörü olarak atandı. Bu sırada yeni bilimsel akımların doğuşuna zemin hazırlayan Otto Suhr Enstitüsü[1] [Otto-Suhr-Institut (OSI)] en parlak dönemini yaşıyordu. O zamanlar, 1968’de başlayan entelektüel ve politik hareketin içinde eleştirel bir lider olarak yer almak kaçınılmaz bir şeydi. Önceden beri Sosyalist Alman Öğrenci Birliği’nin (SDS[2]) bir üyesi olan Altvater, sonraları Batı Almanya’daki dogmatik olmayan solun da kendisine bir yer bulduğu Sosyalist Büro[3]’da aktif oldu. Politik olarak hayal kırıklığına uğradığı Yeşiller’in de üyesiydi. Daha sonra ise Sol Parti’ye (Die Linke) katıldı ve Rosa Luxemburg Vakfıyla birlikte hareket etti.

Altvater’in 1970’li yılların dünya piyasasını ve küresel bağımlılıklarını konu edinen Marksist analizleri kendi zamanının çok ilerisindeydi. 1989’un toplumsal çalkantılarının, gelişmekte olan neoliberalizmin ve kendisini bir “İmparatorluk” olarak kurmakta olan Avrupa Birliği’nin keskin bir analistiydi. 1996’de yayımlanan ve Birgit Mahnkopf ile birlikte kaleme aldığı Grenzen der Globalisierung (Küreselleşmenin Sınırları), Joachim Hirsch’in Der nationale Wettbewerstaat (Ulusal Rekabet Devleti) başlıklı kitabının yanı sıra, sonradan gelişen kapitalist küreselleşme eleştirisine yapılan muhtemelen en önemli katkıdır. Dolayısıyla Altvater’in 2002’den bu yana Attac Akademik Danışma Kurulu’nun kurucularından ve değerli varlıklarından birisi olduğunu söyleme gerek bile yok.

Altvater 1980’lerin ortasından başlayarak, ekolojik kriz ışığında gelişen Marksist düşüncenin gelişiminde sıra dışı bir rol oynadı. Klasik ve güncel literatürün bir uzmanı olarak, hem Almanca gerçekleştirilen hem de uluslararası tartışmalara, politik ekonominin ekolojik bir eleştirisinin formüle edilebilmesi için belirleyici araçlar sağladı.

Eleştirel Toplum Bilim

1970’de Altvater, şimdilerde “Eleştirel Toplum Bilim Dergisi” alt başlığını taşıyan PROKLA  –Probleme des Klassenkampfs’ın (Sınıf Mücadelesinin Sorunları) kısaltması- dergisinin kuruluşunda yer aldı. On sene önce yayın kurulundan ayrıldığında, “akademik Marksizmin kısa yazı”nı, politik bilinci 1968 dolaylarında oluşanlara dönük bir “politik kuşak projesi” olarak tanımladı. Bu, kendilerini eleştirel toplum teorisi geleneğinin takipçisi olarak gören ve eskiye göre daha fazla sayıda profesör içeren genç kuşak için biraz haksızlıktı. PROKLA ise Almanca konuşulan dünyadaki en önemli dergilerden biri olmaya devam etti.

Bununla birlikte Altvater Almanya’da sosyal bilimler alanında önemli bir değişimi tayin etmiştir. Kendisinin ve yol arkadaşlarının emekliliğinden daha çok geçmeden sosyal bilimler bölümlerindeki eleştirel birikim “yeni OSI” formülü altında tüketilmişti bile. Bugün bu bölümlerde olağan bir akademik işleyiş hâkim. Bir bütün olarak Almanya’da, Marksçı fikirlere dair yükselen kamusal ilgi, sadece yükseköğretim içindeki sınırlı bir alana taşınabiliyor. Altvater bu nedenle, 2004 yılından bu yana eleştirel teoriyi üniversitelerin hem içinde hem de dışında örgütlemek için mücadele eden Eleştirel Toplum Araştırmaları Kuruluşu’nun (Assoziation für kritische Gesellschaftsforschung) kurucu üyesi olmuştu. Elmar Altvater 1 Mayıs’ta kanserden öldü.


* Metnin orjinali “Zur Lebendigkeit des Marx’schen Denkens” başlığıyla 02.05.2018 tarihinde Der Standart’ta yayımlanmıştır: https://derstandard.at/2000079046371/Zur-Lebendigkeit-des-Marxschen-Denkens.

Bu çeviri ise 04.05.2018 tarihinde Verso Blog’da yayımlanan İngilizce çeviri esas alınarak yapılmıştır:  https://www.versobooks.com/blogs/3786-on-the-vitality-of-marxian-thought-elmar-altvater-1938-2018. Bununla birlikte metin Türkiye’de Marx’ın 200. Doğum gününden sonra yayımlanacağı için yazarın bilgisi doğrultusunda ilk cümlede küçük bir değişiklik yapılmıştır (çn).

 

[1] Freie Universität Berlin bünyesindeki bir araştırma enstitüsüdür. Aynı zamanda siyaset bilimi alanında Berlin’de yer alan en büyük araştırma kuruluşudur (çn).

[2] Sozialistische Deutsche Studentenbund: 1946’da Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) bir kolu olarak kurulan öğrenci birliği hareketi. Hareket daha sonra partiden ayrılmış ve parlamento dışı muhalefetin önemli bir unsuru olmuştur. En çok bilinen üyeleri Rudi Dutschke ve Ulrike Meinhof’tur (çn).

[3] Sozialistisches Büro: 1969’da Offenbach’ta kurulan ve yeni (dogmatik olmayan) solun birleşimi olan örgüt. 90’lı yılların sonuna kadar aktif olmuştur. Kurucuları arasında Frank Deppe ve Wolfgang Streeck bulunmaktadır. 70’li yıllarda Oskar Negt’in lider olarak öne çıktığı örgütün diğer üyeleri arasında Joachim Hirsch de yer almaktadır (çn)